Genel

ÜNLÜ PRF. ÖZSOY

GAZETECİ DURGUT ile GÜNDEMİ DEĞERLENDİRDİ ÜNLÜ PRF. ÖZSOY İLE GÜNDEM : .GÜNDEME 1984 BELEDİYECİLİĞİ İLE GİRDİ .. Gazeteci Abdülkadir DURGUT İLE Özel Röportaj yapan Ünlü Prf. Dr. Haşmet mesut Özsoy..

ÜNLÜ PRF. ÖZSOY

GAZETECİ DURGUT ile GÜNDEMİ DEĞERLENDİRDİ

ÜNLÜ PRF. ÖZSOY İLE GÜNDEM :

.GÜNDEME 1984 BELEDİYECİLİĞİ İLE GİRDİ ..

Gazeteci Abdülkadir DURGUT İLE Özel Röportaj yapan

Ünlü Prf. Dr. Haşmet mesut Özsoy Gündeme 1984 ile başladı yerel seçimlerin yaklaşması nedeni ile gerek kendi görüşlerini gerekse ülke gündemini yakından takip eden AFYON KARAHİSAR İYİ PARTİ 28 Dönem millet vekili Aday Adayı olmuş idi ..

Ünlü prf. Dr. ÖZSOY . Gazeteci Abdülkadir DURGUT ile SEÇİM Gündemini değerlendirdi.

DURGUT : Hocam yaklaşan seçimler ile . önceki ve Siyesi dönemler ile başalayım isterseniz .

ÖZSOY :Değerli DURGUT. Günümüz ve siyaseti ekonomi . alanda konuşulacak çok şey var .. 1984 Anap dönemi ile başlayalım .

1984’te ANAP belediyeciliği ile başlayan, AKP ile farklı bir boyut kazanan yerel yönetimlerdeki özelleştirmeci yaklaşım tersine, kentte ortak üretim ve tüketim koşulları ile kamu yararını gözeten büyükşehir belediyeleri; 1973’te ilk tohumları atılan toplumcu belediyecilik anlayışına uygun bir yönetimi ortaya koydular. Fakat 1989’da belediyelerin çoğunda görevde olan SHP’nin yaşadığı olumsuz tecrübe de bugün göreve yeniden talip olan sosyal demokrat adaylar için uyarıcı bir örnek olmalı. O gün verdikleri katılım, kamu yararı ve birlikte üretim sözlerini tutamayan ve sağcı pratiklere meyleden SHP’li belediyeler kaçınılmaz olarak 1994 yerel seçimlerinde başarısız oldular. Bu anlamda 2019-2024 döneminde CHP’li büyükşehir belediyeleri aynı hatalara düşmemiş olsalar da; özellikle yoksullukla boğuşan dezavantajlı kentlilerin yoğun dezenformasyona dayalı kutuplaştırma ve nefret dilinden kaçınılmaz olarak etkilendikleri göz önüne alınarak, onların desteğini yeniden sağlamak için güncel toplumcu belediyecilik pratiğini genişletmek gerekmektedir.

Sonuç olarak iktidarın yaygınlaştırarak sürdürmek istediği din soslu neoliberal düzen çerçevesinde, şirket gibi yönetilen belediyelerin bilim dışı mekânsal düzenlemeleriyle kentsel rant dağıtımı üzerinden kurgulanan bir yönetim anlayışının yeniden göreve gelmesi; yerel yönetimlerde kamu yararı ve kentsel adalet üzerine inşa edilecek bir demokratikleşme talebini kesin olarak ortadan kaldıracaktır. Bu nedenle 2024 yerel seçimleri bir yanıyla iktidarın otokratik siyasetine rağmen demokrasiye dönme umudumuzu diri tutacak, bir yanıyla da toplumcu belediyeciliğin sürdürülmesi yolunda önemli bir adım olacaktır. Dolayısıyla bu seçimler bir yerel seçimden çok daha fazla anlam taşıyor. Başka bir deyimle ya imar rantı dağıttığı çıkar gruplarını kollarken geniş halk kitlelerini sürdürülebilir bir yoksulluğa mahkûm eden bir anlayışa zoraki onay vereceğiz, ya da kamu yararını ve halk iradesini her şeyden üstün tutarak vesayetçi baskılara rağmen başarılı toplumcu belediyecilik pratikleri gösteren belediyelerle umuda doğru tam yol ileri diyeceğiz.”

DURGUT ::: Hocam 90’lı yılların ortasından bu yana, neoliberal politikaların rant odaklı mekânsal düzenlemeler ile hayata geçirildiği, muhafazakâr söylemin sosyal belediyeciliğin kavram ve uygulamaları ile takviye edilmesiyle seçmenin edilgenleştirilerek toplumsal rıza üretimin nesnesi haline getirildiği çok uzun ve yaygın bir yerel yönetim anlayışını tecrübe ettik. Merkezi yönetim ile aynı siyasi partiye mensup yerel yönetimler h. Ne dersiniz ?

ÖZSOY :: YERİNDE BİR YAKLAŞIM .. : 90’lı yılların ortasından bu yana, neoliberal politikaların rant odaklı mekânsal düzenlemeler ile hayata geçirildiği, muhafazakâr söylemin sosyal belediyeciliğin kavram ve uygulamaları ile takviye edilmesiyle seçmenin edilgenleştirilerek toplumsal rıza üretimin nesnesi haline getirildiği çok uzun ve yaygın bir yerel yönetim anlayışını tecrübe ettik. Merkezi yönetim ile aynı siyasi partiye mensup yerel yönetimler İslamcı soslu neoliberal politikalar ile bir yandan dezavantajlı kentlileri kültürel yakınlık ve yerel dayanışma ağları ile kendine bağlayarak yoksulluğun yeniden üretimini, diğer yandan ise hizmet üretimi ve mekânsal kararlarda belli ayrıcalıklı grupların çıkarlarını gözeterek rant üretimini kurumsallaştırdı. Kent, toprak yağması üzerinden finanse edilen siyasetteki bu neoliberal yaklaşım ile toplumsal rıza üretimine yönelik ağlar genişlerken seçimlerde de her seferinde çoğunluğun desteği sağlandı. Fakat 2019 yerel seçimleri ile birlikte hem kaynak kapasitesi, hem de siyasi etki bakımından çok önemli olan İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyelerinin CHP’li adaylar tarafından kazanılması bu çarpık denklemi bozdu. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş kutuplaştırma diline karşı kullandıkları birleştirici dil ve rant yerine kamu yararını gözetecekleri sözü ile seçimden galip çıktılar. BU sayede bazı denklemler değişti tabi :

DURGUT :Hocam .

Sosyal demokratların göreve gelmesi ile 25 yıl süren İslamcı soslu neoliberal belediyecilik sona ererken; seçmenler ekonomik sıkıntılara, emlak rantı ve inşaata dayalı kayırmacı belediyecilik uygulamalarına olan tepkilerini göstermiş oldular. aslında bu konu ile ilğili bir şey diyecek misiniz ?

ÖZSOY : Kamu yararına hizmet üretimi, karar alma süreçlerine halkın katılımı, birlikte üretim ve hakça bölüşüm vaatlerini gerçekleştirmeye çalışan CHP’li belediye başkanları bir yandan da; iktidarın idare hukukundan doğan vesayet denetimini çok aşan fiili, hatta hukuk dışı baskıları ile baş etmeye çalıştılar. Rant üzerine kurulu sistemin sürmesi için başarısız olmalarına yönelik engelleme ve baskılar, en büyük dayanak olan halk iradesini öne çıkararak yerel yönetimlerde demokratikleşme ve kamu yararını önceleyen uygulamaları bir anlamda zorunlu kıldı. İktidarın baskısı sonucunda muhalefet belediyeleri yalnızca yapılan engellemeleri halka şikâyet etmekle yetinmeyerek kamuoyu desteğini artırmak üzere karar alma süreçlerine katılımı, şeffaflığı ve kamu yararını daha da öne çıkardılar.

1. Böylece sürekli suni krizler çıkararak muhalefet belediyelerinde yönetim zafiyeti varmış görünümü yaratmak isteyen iktidarın çabaları, yüksek yönetim kabiliyeti ile boşa çıkarılmaları ve engellenmeye çalışılan hizmetlerin artarak sürdürülmesi sonucunda sınırlı bir etki yarattı. Merkezi yönetimin idari vesayet yetkisini aşan uygulamalar ile emlak rantı peşindeki ayrıcalıklı kesimleri kollayan politikaları, belediyelerin mali kaynaklarını kesen, hizmetlerini engelleyen müdahaleleri karşısında; sorunların yerinde çözümü ve kaynak geliştirme yöntemleri ile başarılı bir sınav verildi. Ülke siyaseti üzerinde etkileri de yüksek olan büyükşehir belediyelerini ne pahasına olursa olsun kazanmak isteyen iktidarın bu hukuk ve etik dışı müdahaleleri yakalanan başarı sayesinde ters tepti; mevcut muhalefet belediye başkanlarının oy oranlarını arttıran bir etki yarattı.

DURGUT : YAKLAŞIK İKİ AY VAR .. SİZCE .

ÖZSOY : belediyeler de dâhil tüm kamu kurumlarını birer şirkete, yurttaşları da müşteriye çeviren karar süreçlerine katılımı dar çıkar gruplarının ve sermaye sahiplerinin etkileri ile sınırlı tutan yaklaşımı; ya da vatandaşlık ve kent hakkını, kamu yararını önceleyerek, toplumsal adaleti sağlamaya yönelik bir yönetim tarzını tercih edeceğiz. SEÇİMLERE 36 PARTİ Giriyor .

çok parti aslında farkli bir konu buna hiç girmeyelim .

DURGUT: Hamza DAĞ İçin ne diyeceksiniz ?

Özsoy : “Dağ’ın köşeli olmayan yumuşatıcı kişiliği, olaylara pozitif yaklaşımı, güler yüzlü oluşu, kutuplaştırmaya uzak bir tavır sahibi olması siyasette özlediğimiz tavırlardan biri.

DURGUT : Soyer ile Özel kavgalımı?

ÖZSOY :: İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP’nin İzmir adayının belirleneceği şu günler için erkene çektiği Çiğli Tramvayı açılışıyla hedeflediğine ulaşamadı. Soyer’in amacı Genel Başkan Özgür Özel’i yarınki törene getirmekti. Ancak, Özel, tramvaya binmedi. Bu arada Tunç Soyer’in adaylık yolunda en büyük hatalarından birinin kızının geçtiğimiz aylardaki düğün töreni olduğu belirtiliyor. 3 ŞART SUNDU

Soyer, bu düğüne destek verdiği dönemin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu çağırmıştı. Hatta, o düğünde Kılıçdaroğlu’nun Soyer’in adaylığını açıklayabileceği şayiaları bile dolaşmıştı. Ancak Soyer, Genel Başkan adayı olan Özgür Özel’i ise davet etmemişti. Özel’in hala “Beni kızının düğününe bile çağırmadı” diyerek Soyer’in bu hareketine kızgınlığını her yerde dile getirdiği kaydediliyor. Soyer’in bu saatten sonra tek şansı DEM Parti… PKK’nın siyasi uzantısı olan DEM Parti, İstanbul ve diğer şehirlerde ittifak için “İşbirliğimiz ve 5 yılda belediyelerde yapacaklarımızı açık bir şekilde belirleyeceğiz” başta olmak üzere CHP’ye 3 şart sunduğu belirtiliyor. Bu şartlardan birinin de Tunç Soyer’in İzmir’de yeniden aday yapılması olduğu kaydediliyor. Ancak, bu ne kadar “Olmazsa olmazları” bilemiyorum. Bakalım DEM Parti, son anda Soyer’i kurtarabilecek mi? Ancak bizce zor gözüküyor.

Önümüzdeli hafta açıklanır diye düşünüyorum. İzmir ya soyer ile devam eder yada başka bir aday ile yoluna devam eder. Beklemek lazım.

Bir 2 kişi görseli olabilir

İstatistikleri gör

Bir Gönderiyi Öne Çıkar

Tüm ifadeler:

22

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL